FİLTRELE
Arama kriterlerinizi detaylı filtreleme özelliğini kullanarak değiştirebilirsiniz.

Doğru Emzirme ve Anne Sütü Hayati Derecede Önemlidir

bebeyum yazar
Yazar: bebeyum.com
12.4.2021

anne sütünün önemi ve doğru emzirme

 

Anne sütü bebekler için mucizevi özellikler taşımaktadır. Bebeklerin ihtiyaç duydukları tüm besin öğelerini ilk 6 ay sağlayabilen en iyi besin anne sütüdür. Doğumdan sonra gelen sarı süt bebeğin gelişimi için oldukça önem taşıyarak hastalıklara karşı aşı niteliğindedir.

Anne sütü bebeğin ilk 6 ay ihtiyaç duyduğu tüm protein, yağ, demir, vitamin gibi besin değerini içeren ideal gıda kaynağıdır. İçinde bulunan değerli maddeler sayesinde bebeği enfeksiyonlara karşı koruyarak, büyümesinde katkı sağlamaktadır.

Anne sütünün içinde yeterli miktarda su ve mineral bulunduğu için çok sıcak havalarda bile bebeğin su ihityacını dengeler. Anne sütü bebekler için yaşamsal bir öneme sahiptir.

Emzirme anne ve bebek arasında bir sevgi bağı kurarak oksitosin hormonunun artışını sağlayacaktır. Birlikte geçirecekleri en yakın ve en sıcak zaman olacağı için anneler açısından çok değerli bir histir.

Anne sütünün faydaları oldukça fazladır. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz;

·İshal, solunum yolu gibi hastalıklardan koruma,

·Çene ve diş gelişimine katkıda bulunma,

·Astım, alerji, çocuk diyabeti gibi hastalıklara karşı direnç sağlama,

·Kansızlığı önleme,

·Pişik, karın ağrısı ve kabızlığın daha az görülmesi,

·Bebek beyin gelişimi ve yüksek IQ’yu sağlama gibi faydaları bulunmaktadır.

anne sütünün önemi

Anne sütünün bebeğe yararı olduğu kadar, emzirmenin anneye faydaları da bulunmaktadır. Emzirme hareketi anne ve bebek arasında sevgi bağının kurulmasında en önemli etkendir. Doğumdan hemen sonra emzirmek, doğum sonrası olan kanamanın azalmasına sebep olacaktır.

Annenin sağlığında koruyucu bir kalkan görevi görmektedir. Göğüs kanseri, yumurtalık kanseri, kemik erimesi ve anemi risklerini azaltıcı özelliğe sahiptir. Ayrıca annenin doğum öncesi sahip olduğu vücut yapısına tekrar kavuşturarak, hem rahimin toparlanmasına hem de alınan kiloların daha kolay verilmesine yarar sağlamaktadır.

Bebeklerin emzirilmesi beslenmeleri açısından oldukça önemlidir. Doğru emzirme tekniği kullanılarak emzirmek ise ekstra dikkat gerektiren bir husustur. Bebekler her ağladığında emzirilmelidir.

Ayrıca gece emzirmenin faydaları arasında sütte bulunan seratonin sentezini arttıran amino asitler bulunmaktadır. Uyku sırasında 2 saatte bir uyandırılarak emzirmenin devam ettirilmesi gerekmektedir.

Düzenli emzirmek meme bezlerini uyararak süt yapımını arttırmaktadır. Yaşamının ilk 4-6 ayında bebeğin hem zihinsel hem de bedensel gelişiminin sağlıklı olması çok önemlidir.

Bu yüzden ilk 4-6 aylık dönemde anne sütü yeterli olduğu sürece D vitamini dışında başka herhangi bir ek gıda verilmemelidir. Annenin sağlıklı beslenerek bebeğini beslemesi sağlanmalıdır.

bebek emzirme teknikleri

Bebek emzirme tekniklerine bakacak olursak;

Kucaklama veya Beşik Pozisyonu:

Anne rahat bir koltuğa oturarak sırtını desteklemelidir. Bebeğin başı dirseğin iç kısmına yerleştirilerek, aynı kolun altına bir yastık koyarak başı taşıyan kol desteklenmelidir. Bebeğin üzerine yatırıldığı kol ve eli ile bebeğin sırtından kavranmalıdır. Bebek anneye yakın bir şekilde tutulmalıdır.

Ters Kucaklama veya Çapraz Beşik Pozisyonu:

Küçük ve güçsüz olan bebeklerde anne kucaklama pozisyonuna yerleşerek, bebeğin başı çapraz elle kavranmalıdır.

Koltukaltı veya Çanta Pozisyonu:

Anne rahat bir pozisyonda ve kolu alttan destekleyerek oturmalıdır. Bebek ayakları annenin koltuk altından arkaya doğru, başı ise önde olacak şekilde yatırılmalıdır. Bebeğin başı anne eli ile desteklenmelidir.

Yatarak Emzirme:

Anne ve bebek yüz yüze yatar. Annenin başı ve sırtı yastıkla desteklenmelidir. Bebeğin sırtı, annenin koluna veya bebeği tam olarak yan yatıracak şekilde yastıkla desteklenmelidir.

Anne sütünün içinde bulunan antiviral ve antibakteriyel maddeler bebeğin bağışıklık sistemine etki ederek dışarıdan gelecek olan bakterilere karşı koruma görevi görmektedir.

Meme ucu çatlağı, ağrılı ve şiş göğüsler annenin süt vermesini güçleştirerek sütün azalmasına yol açmaktadır. Bu gibi sıkıntılı durumlar yaşamamak adına gebelik döneminde göğüsleri emzirmeye hazırlamanız gereklidir.

Bunun gibi durumları önlemek adına bu önerilere uyarak çözüme kavuşturabilirsiniz;

·Emzirme döneminde herhangi bir diyet programı uygulanmamalı ve kilo vermeye çalışılmamalıdır. Başarılı bir emzirme ile birlikte 6 ayda normal kiloya dönülmektedir.

·

·Emziren annenin meme başında çatlak olması durumunda her emzirme sonrası meme ucuna bir iki damla kendi sütünden sürmesi fayda sağlayacaktır.

·

·Doğum sonrası anne sütü yeterli gelmiyorsa, hemen biberona geçiş yapılmamalıdır.

·

·Eğer emzirme döneminde sağlıklı beslenmeye dikkat edilirse, süt verimi artarak bebeğin daha sağlıklı büyümesi mümkün olur.

kaç aylığa kadar anne sütü alınmalı

Bebekler kaç aya kadar anne sütü almalı?

Anne sütü bebekler için en önemli besin kaynağıdır. Bu yüzden zamanında doğmuş olan her sağlıklı bebeğin 6 aya kadar emzirilmesi gerekmektedir.

Peki, ne zaman ek gıdaya geçilmeli?

Emzirmenin 6 ayından sonra uygun bulunan ek gıdalar eşliğinde en az 1 yaşına kadar devam ettirilmelidir.

6 aydan önce ek gıdaya geçilmesinin zararları şunlardır;

·Anne sütünün verimi azalır,

·

·Anne sütü koruyucu etkisi azalır,

·Baş kontrolü tam gelişmez,

·Böbrek fonksiyonları tam gelişmez,

·Alerjik hastalıklar artabilir.

Emzirme durumu her anneye ve her bebeğe göre değişiklik gösterir çünkü her bebek ve anne özelindedir. Bununla birlikte akıllara yeni doğan bebek ne sıklıkla emzirilmeli sorusu gelmektedir. Yeni doğan bir bebek, günde ortalama 10-12 kez emmektedir.

Doğumdan sonraki günlerde bebek bir memede 15-20 dk boyunca kalmalıdır. Eğer emmeye devam etmek isterse diğer meme ile emzirilmelidir.

Zamanında doğmuş olan bir bebek 2 saatte bir emzirilmelidir. Prematüre doğmuş bebeklerde ise bu süre daha kısadır.

Anne sütünün hızlı ve kolay sindirilmesi nedeni ile ilk haftalarda bebeğinizin sık sık uyanarak emmek istemesi gayet doğal bir olaydır.

Sütünüzün yeterli olduğunu nasıl anlarsınız?

·Bebeğiniz 24 saat içerisinde 4-6 kez bezini ıslatıyorsa,

·İdrarı kokusuz, sarı renkte ve berrak ise,

·Aylık doktor kontrollerinde düzenli kilo alıyor ve boyu uzuyorsa,

·Doğumdan 4-5 gün sonra altın sarısı renginde kaka yapıyorsa,

·Aktif ve sesli ağlıyorsa yeterli anne sütü alıyor demektir.

anne sütü nasıl saklanır

Anne sütü nasıl saklanır?

Anne sütü sağıldıktan sonra hijyenik şartlarda saklanmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Saklama için en uygun olan kaplar cam kaplardır. Alternatif olarak süt saklama poşetleri de kullanılabilir.

Anne sütü cam kaplarda ve oda sıcaklığında 19-26 derecede 3 saat, buzdolabında ise 4 derece 3 gün veya derin dondurucuda -18 derecede 3 ay boyunca saklanabilir.

Oda sıcaklığında saklanan süt direkt olarak bebeğe verilebilir. Buzdolabında ya da derin dondurucudan çıkartılmış olan sütler ise oda sıcaklığında ya da sıcak suda çözünmesi beklendikten sonra verilmelidir.

Ocak, fırın ya da mikrodalgada ısıtılmış anne sütünün vitamin ve besleyicilik bakımından değerinin düştüğü unutulmamalıdır.

anne sütüne katkıda bulunan besinler

Anne Sütüne Katkıda Bulunan Besinler

Emziren bir anne günde 700-800 ml süt salgılar. Bu da emziren annenin normalden daha fazla enerji, vitamin, protein ve minarale ihtiyacı olduğunu göstermektedir.

Bu sebepten dolayı düzeli ve sağlıklı bir beslenme için daha fazla kalori alınması gereklidir. Eğer yeterince sağlıklı ve düzenli beslenilmezse, kendi vücudundaki depoları kullanır ve bu da yorgun düşerek sağlık sorunlarına yol açmasına neden olabilir.

Her gün en az 10-12 bardak bol su içmek, anne sütünün artmasında destek sağlayacaktır. Yapılan araştırmalara göre bazı bitki ve besinlerin süt yapan gıdalar olarak adlandırıldığı ortaya konmuştur. Bu bitkilerin başında rezene gelir.

Rezene güçlü bir bitkidir ve anne sütünü arttırdığı kanıtlanmıştır. Isırgan otu, fesleğen de yine sütü arttıran diğer bitkiler arasındadır.

Siyah susamın kalsiyum bakımından zengin olması anne sütünü arttırmaya yönelik kullanılması gereken bir besindir.

Süt üretimini güçlendirdiği düşünülen kimyon, doğumdan sonra anneyi güçlendirmek için demir bakımından zengindir.

Arpa ile yapılan pilav ya da çorba laktasyonu arttırmak adına kullanılabilir. Özellikle arpa rezene birleşiminin sütün kalitesini yükselttiği söylenmektedir.

Sindirim sistemini düzenleyen fesleğen, sakinleştirici etkisi ve içinde bulunan K vitamini sayesinde yemeklerle birlikte ya da çay şeklinde tüketilebilir.

anneler neler tüketebilir

Yeşil sebzeler olarak bilinen fasulye, ıspanak, pancar yaprağı ve kuşkonmaz laktasyonu arttırarak sindirim kolaylığı sağlamaktadır.

Beta- karoten bakımından zengin olan havuç, tatlı patates, pancar ve diğerkırmızı ve turuncu sebzeler anne sütüne fayda sağlamaktadır.

Emziren annenin, kokusu nedeni ile bebeğini rahatsız edeceğini düşündüğü fakat aksine bebeklerin süt emme seviyesini arttıran sarımsak, aynı zamanda annenin de iştahını açarak süt kalitesi için gerekli olan vitamin ve mineralleri içinde bulundurmaktadır.

Besin lifi, kalsiyum ve demir bakımından zengin olan yulaf, emziren anneler arasında oldukça sık kullanılan bir besindir. Yulaf püresi hazırlayarak, besin değerini arttırmak adına fındık ve meyve ekleyebilirsiniz.

Zeytinyağı, keten tohumu yağı ve susam yağı gibi bitkisel yağlar emzirme kolaylığı sağlayarak annenin enerjisini arttırmaktadır.

acıkan bebek nasıl tepki verir

Acıkan Bebek Nasıl Tepki Verir?

Bütün bebekler birbirinden özeldir. Bundan dolayı bebeklerde acıkma da farklı şekillerde ortaya çıkacaktır.

Zaman geçtikçe anne bebeğini daha iyi tanıyarak verdiği tepkilerden neyi ne zaman istediğini anlayacaktır. Bu süreç içerisinde bebeklerin acıktığını belli eden sinyalleri şu şekilde sıralayabiliriz;

Ağlama öncesi sinyaller

·Dudaklarını emer gibi hareket ettirirse,

·Ağzını açar ve kapatırsa,

·Dudaklarını büzer,

·Dilini dışarı çıkarırsa,

·Bir şey arar gibi kafasını sağa ve sola çevirirse,

·Bebeğin dudağının kenarına dokunduğunuzda o tarafa döner ve emecek bir şey ararsa,

·Ellerini ağzına sokar ve emmeye başlarsa bebeğinizin karnının acıktığının sinyallerini veriyor demektir.

Ağlayarak acıktığını belli etme sinyalleri

·Her bebek farklı olduğu için anneler zaman içinde bebeklerini daha iyi tanıyarak hangi ağlamanın acıkma ağlaması olduğunu ayırt edeceklerdir.

·Aç olan bebeğin ağlaması genelde huzursuzluk, mırıldanma ve mızmızlanma gibi öncü açlık sesleri denilen seslerin ardından gelir.

·Eğer bebek emerken memeyi bırakıp ağlamaya başlarsa, aç olmayabilir. Ağlayarak farklı bir şey anlatmak istiyor olabilir.

anne sütü almayan bebeklerin beslenmesi

Anne Sütü Almayan Bebeklerin Beslenmesi

Anne sütü almayan bebekler, anne sütü alan bebeklerin bağışıklık sistemine göre daha zayıf kalmaktadır. Bundan dolayı beslenmelerine ekstra önem göstermeniz gerekmektedir.

Bir takım hastalıklardan ya da çeşitli sebeplerden dolayı emzirme yapılamayan bebeklerin anne sütüne en yakın olan demir ile zenginleştirilmiş formül sütleri kullanılması gerekmektedir.

Tabi ki anne sütünün yerini hiçbir besin tutamaz. Hatta inek sütünün kullanılması bile bebekte bazı olumsuz durumlara yol açabilmektedir.

Uzmanlar 1 yaşından önce inek sütünün verilmesini uygun bulmamaktadır. İnek sütünün kalorisi anne sütüne yakın olsa da, içerdiği protein miktarı oldukça fazladır.

emziren annelerin uzak durması gereken besinler

Emziren Annelerin Uzak Durması Gereken Besinler

Aslında emziren annenin yememesi gerekenler adında bir liste yapmak biraz zordur çünkü her annenin doğum sonrası vücut yapısında bazı değişmeler olmuş olabilir.

Tansiyon, şeker, yapılan ölçü değerleri ve diğer sağlık kontrolleri de göz önünde bulundurularak belirli bir diyet programı uygulanabilmektedir.

Genel bir yaklaşım ile yediklerinde onları ve bebeklerini rahatsız edebilecek, annenin emzirme döneminde uzak durması gerekenler şu şekilde sıralanabilir.

·Emziren annelerin, çok soğuk ve gazlı içecekler tüketmesi bebeklerinde gaz problemini arttırmaktadır. Ayrıca bu süreçte soğuk algınlığı gibi hastalıklara yakalanmasına sebebiyet verebilir.

·Sucuk, sosis ve salam gibi çiğ et ve türevleri de yine hijyenik ve doğru koşullarda saklanmadığı takdirde bakteri oluşturarak hem anneyi hem de bebeğini rahatsız edebilmektedir.

·Çiğ köfte gibi bakteri oluşturma konusunda tehlikeli olabilecek besinleri dışarıdan tüketmemeli, çok isteniyorsa evde yapılarak tüketilmelidir.

·Çiğ sarımsak, soğan, çiğ kabak, kavun gibi çok gaz yapan besinlerin az tüketilmesine dikkat edilmelidir.

·Çay ve kahve kafein içerdiği için çok fazla tüketmekten kaçınılmalıdır. Annenin uyku düzenini bozabilir.

·Bu süreç boyunca sigara ve alkol tüketiminden tamamen kaçınılmalıdır.