Anne olmayı planlayan pek çok kadın tarafından hamileliğin ilk belirtileri heyecanla beklenmektedir. Bu makalemizde hamileliğin belirtileri nelerdir öğrenebilir, "hamilelik belirtileri ne zaman başlar" gibi sorulara cevap bulabilir ve detayları hakkında bilgi edinebilirsiniz.

Hamilelikle birlikte kadın vücudunda bazı değişimler meydana gelmektedir. Hamileliğin belirtileri her anne adayı tarafından fark edilmeyebilir veya aynı şekilde, aynı zamanda kendini göstermeyebilir.

Bazı anne adaylarında hamileliğin belirtileri ilk hafta içinde görülse de, her kişide aynı şekilde ve zamanda olması beklenemez. Hamileliğinizin ilk döneminde hormon salımı, embriyonun rahme tutunması ve rahmin büyümesi gibi pek çok değişime bağlı olarak gelişen semptomlar, hamilelik süresi boyunca hafta hafta değişmektedir.

İlk birkaç günde hamileliğin belirtileri;

Adet gecikmesi: Doğurganlık yaşlarınızdaysanız ve beklenen adet döneminden bir hafta ya da daha uzun bir süre geçtiyse hamile olabilirsiniz.

Sık idrara çıkma: Hamile kaldıktan sonra, daha sık idrara çıktığınızın farkına varabilirsiniz. Bu hamilelik semptomu, genellikle döllenmeden ilk üç hafta sonra sık idrara çıkma şeklinde görülebilir.

Kokulara karşı artan hassasiyet: Hamileliğin başlamasından sonra yemek ve bazı kokulara karşı aşırı hassaslaşabilirsiniz. Hatta günlük hayatta severek tükettiğiniz yiyeceklerin kokusuna bile dayanamaz hâle gelebilirsiniz.

Hamileliğin belirtileri ilk hafta her kişide farklı reaksiyon gösterebilir. Bazı anne adaylarında kendini hemen gösteren hamileliğin belirtileri, bazı anne adaylarında da daha geç ortaya çıkmaktadır.

Hamileliğin belirtileri şu şekilde kendini gösterebilir;

Vajinal lekelenme tarzı kanama:

Hamilelik döneminde lekelenme şeklinde kanamalar görülebilir. Adet kanamasından farklı olan bu kanamalar, embriyonun rahme tutunması sonucu oluşmaktadır. Hamilelik döneminde oluşabilecek kanamalar bazen tehlikeli durumlara sebebiyet verebilmektedir. Mutlaka bir doktor kontrolünden geçmek gereklidir.

Erken dönemde hamileliğin belirtileri akıntı şeklinde de görülmektedir. Süt renginde olan bu kanamalar, implantasyona bağlı olarak gelişir.

Kramplar ve sırt ağrısı:

Kısa zamanda fazla kilo alımı, bel ağrısına neden olabilir. Gebelik sürecinde rahimdeki büyüme, karın ve sırt kasları arasında kuvvet yönünden dengesizliğe yol açmaktadır. Bu kramp ve ağrılar da hamileliğin belirtileri arasında yer almaktadır.

Şişkinlik:

Hamilelik belirtileri arasında şişkinlik de sık görülen bir durumdur. Temel nedenlerinden birisi ise pH değişimidir. Düzensiz beslenme, fazla tuz tüketmek, abur cuburla öğünü geçiştirmek ve az su tüketimi gibi sebepler şişkinliğe neden olmaktadır.

Adet gecikmesi:

Bu durum hamileliğin ilk belirtilerindendir. Tabii ki her zaman hamileliği göstermez. Yaşam tarzındaki değişimler, beslenme, çevresel faktörler ve stres gibi pek çok etken adet kanamasının gecikmesine neden olmaktadır.

Ruh halinde değişiklikler:

Hormonların değişmeye başlamasıyla birlikte, anne adayının ruh halinde de bazı değişimler meydana gelmektedir. Olaylara daha çabuk sinirlenme, ağlama, tahammülsüzlük gibi tepkiler verebilir. Duygu durumlarında değişiklikler oluşması da hamileliğin belirtileri arasında görülmektedir.

Baş ağrısı:

Hamileliğin belirtileri arasında sıkça görülen baş ağrısı, özellikle ilk 3 aylık dönemde kendini göstermektedir. Bazı baş ağrıları, hormonal değişmelere bağlı olarak da ortaya çıkabilir.

İdrara sık çıkma:

Döllenmenin ardından geçen ikinci ve üçüncü haftalarda, sık idrara çıkma gibi durumlar söz konusudur. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde büyüyen rahmin mesaneyi sıkıştırması da sık idrara çıkmanın nedenlerinden biridir.

Mide bulantısı:

Hamilelik döneminizde ilk belirti olarak karşınıza çıkacak olan mide bulantısı, zaman zaman kusmaya neden olabilir. Sabah bulantısı olarak da anılan bu bulantılar, östrojen hormonuna bağlı olarak gerçekleşir. Başlangıçta ve 3 aydan sonra görülen hamileliğin belirtileri, anne adaylarını bu dönemde zorlayabilir.

Halsizlik, yorgunluk ve uyuma isteği:

Hamilelikte uyku ve yorgunluk halinin temel sebebi, vücuttaki hormonal, fiziksel ve duygusal değişimlerdir. Artış gösteren östrojen ve progesteron seviyesi, kan basıncının düşüş göstermesi, sık bölünen uyku, sindirim problemleri, sabah bulantıları, anksiyete, bel ve karın ağrıları gibi birçok durum aşırı halsizlik problemine neden olabilmektedir.

Göğüslerde hassasiyet ve değişiklikler:

Hamilelik hormonlarıyla birlikte kan akışının artmasından dolayı, meme uçlarında karıncalanma hissi oluşmaktadır. Karıncalanma da hamileliğin ilk belirtisidir. Bazı kadınlar, döllenmeden sonraki ilk hafta da bile bu hissi yaşayabilirler.

Kokulara karşı duyarlılık:

Aşerme konusunda bazı yiyecekleri daha çok isterken, bazılarının ise kokusunu bile duymak istemeyebilirsiniz. Bu aşırı koku hassasiyeti durumu da hamileliğin belirtileri arasında yer almaktadır.

Hamilelik testi iki çizgi ise:

Yukarıda yazılmış olan hamileliğin belirtileri, hamilelik heyecanı yaşamanız için yeterlidir. Yine de kesin bir sonuca varmak istiyorsanız, hamilelik testi yaptırmalısınız.

Adet gecikmesinin en azından ilk gününü beklerseniz, evde yaptığınız hamilelik testi ile güvenilir bir sonuca ulaşabilirsiniz.

Hamilelik belirtileri ne zaman ortaya çıkmaya başlar?

Hamileliğin belirtileri ilk günden ortaya çıkmaz. Vücut belirli bir zaman içinde bazı belirtiler ile hamileliğin sinyallerini vermektedir. Buna göre, son adet döneminizin ilk gününden itibaren hamilelik hesabını yapmalısınız. İlk iki haftada vücudunuz yumurtlamaya hazırlanır.

Hamile kalma takviminizin birinci günü, adet döneminizin ilk günüdür. On dördüncü gün, yumurtlama gerçekleşir. Şayet, yumurtlama sonrası gebelik olmazsa, bu durum adet dönemlerinizi etkiler ve 14 gün sonra adet süreciniz başlar.

Yumurtlamanın gerçekleştiği 24 saat içerisinde, doğum kontrolü kullanmadan cinsel birliktelik yaşadıysanız, yumurta sperm tarafından döllenmiş olur.

Yumurtlama gerçekleştikten 5-6 gün sonra, döllenmiş olan yumurta rahmin astarına girer.

Bu belirtileri kendinizde hissetmeye başladıktan sonra kesin olarak hamileliğinizi ilan etmek için hamilelik testi yaptırabilirsiniz.

Beta HCG Testi Nedir?

Gebelik sürecinin erken teşhisi için ön ayak olan beta hcg hormonu, plesenta aracılığıyla üretilir ve genelde kanda saptanmaktadır. Hamile olup olmadığınızın sinyallerini verir. Bu hormonu, kan ile yapılan hamilelik testlerinde ölçebileceğiniz gibi evde yapılan hamilelik testlerinde de teşhis edebilirsiniz.

Evde yapılan testlerde sapmalar meydana gelebileceği için kesin olarak sonuca ulaşmak kan testi ile mümkündür.

Bu test laboratuvar koşullarında basit bir kan testi ile yapılmaktadır. Sonuçlar aynı gün içinde çıkabilirken, bazen de yoğunluktan dolayı ertesi güne sarkabilmektedir. Kan testi öncesinde herhangi bir koşul gerekli değildir. Aç veya tok olarak test yaptırılabilir.

Hamilelik Haftasına Göre Beta HCG

Sağlıklı bir bireyde hamilelik durumu söz konusu değil ise kandaki beta değeri, 0 ile 10 ml aralığındadır. Bu değerin üzerinde olan sonuçlarda ve üreme çağında bulunan kadınlarda hamilelik durumundan şüphelenilir.

Hamilelik, günlük ve haftalık olarak seyrederken, beta hormonu da düzenli bir şekilde artış gösterir.

Hamilelik döneminde son adet tarihi esas alınarak oluşturulan haftalık takvimde, HCG değerleri şu şekildedir;

3.hafta: 5 ila 50 mlU/mL

4.hafta: 5 İla 426 mlU/Ml

5.hafta: 18 ila 7.340 mlU/mL

6.hafta: 1.080 ila 56.500 mlU/mL

7. ve 8. hafta: 7.650 ila 229.000 mlU/mL

9 ila 12. hafta: 25.700 ila 288.000 mlU/mL

13 ila 16. hafta: 13.300 ila 254.000 mlU/mL

17 ila 24. hafta: 4.060 ila 165.400 mlU/mL

25 ila 40. hafta: 3.640 ila 117.000 mlU/mL

Beta HCG Seviyesini Değiştiren Faktörler Nelerdir?

Beta testi pozitif çıkan kadınlar, yüksek ihtimalle hamiledir. İdrar testlerinde yanılma payının daha fazla olmasının yanında, kan testlerinde bu oran daha düşüktür.

Hamilelik dışında bu hormonda artış gösterebilecek durumları şu şekilde sıralayabiliriz;

• Bazı kanser türlerinin varlığı
• Erken evrelerdeki düşük durumu
• Kullanılmış olan bazı antibiyotikler
• Doğum kontrol hapları
• Hormon içerikli ilaçları bu kategoriye sıralayabiliriz.

Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir?

Yaklaşık 38 ile 40 haftalık bir süreçten oluşan gebeliğin başlangıç tarihi, son görülen adet kanamasının ilk günü olarak kabul edilmektedir. Dolayısıyla hamileliğin belirtileri ilk hafta içinde görülmez.

Hamileliğin bu şekilde hesaplanmasının temel nedenine baktığımızda, kadın üreme hücresi olan yumurtanın, erkek hücresi olan sperm ile tam olarak ne zaman döllendiğinin belirsiz olmasıdır.

Bu sebepten dolayı hamileliğin ilk haftası kadın vücudunun kendini hamileliğe hazırladığı dönem olarak adlandırabiliriz.

Adet döngüsü, beyinde bulunan hipotalamus bölgesinin yine beyinde yer alan hipofiz bezini uyarması sonucu başlar. Uyarılan bu bölge, LH ve FSH hormonlarını salgılar.

Hipofiz bezinden salgılanan bu hormonların kana karışması ile birlikte kadın üreme sisteminde yer alan yumurtalıklar uyarılır. Bu durum da yumurtaların olgunlaşarak çatlamasına neden olur.

Rahmin içinde bulunan östrojen hormonu ise rahmi uyararak, rahim duvarının kalınlaşmasına neden olur.

Çatlayarak folikülden çıkan yumurta, yaklaşık 24 saat boyunca canlı kalabilir. Kadın vücudunda 3- 4 gün boyunca canlı kalan spermin yumurta ile karşılaşmaması durumunda ise östrojen seviyesi geriler. Bunun yerine progesteron hormonu salgılanır.

Bu dönemde fallop tüplerinde olan spermin bulunması durumunda, yumurta döllenerek embriyonun oluşmasına neden olur. Döllenmenin gerçekleşmesinden sonraki 6-12 günde ise embriyo, rahim duvarına tutunarak hamilelik sürecini başlatmış olur.

Böylece erken hamileliğin belirtileri ortaya çıkmış olur. Her anne adayında görülmese de, lekelenme şeklinde yerleşme kanamaları görülmektedir. Hamileliğin belirtileri arasında bu süreç, kişinin ilk fark ettiği durumdur.

Bu lekelenmeyi takip eden adet gecikmesi ve kan düzeyinde yükseliş gösteren östrojen seviyesi erken hamileliğin belirtileri arasında yer almaktadır.

Erken hamilelik belirtileri bu şekilde anlaşılabildiği gibi bu dönemde hormonal düzenin değişmesine bağlı olarak ortaya çıkan, göğüslerin büyümesi ve hassaslaşması, kişinin kendisini halsiz, huzursuz ve öfkeli hissetmesi olarak sıralanabilir.

Yine de belirtmemiz gerekir ki bu semptomların hiçbiri, tek başına hamileliğin belirtileri arasında sayılamaz. Bu belirtiler hamilelik için bir kanıt olmadığı gibi yüzde yüz gebelik belirtileri olarak da kabul edilemez.

Kişini hamile olup olmadığını anlaması için mutlaka bir doktora başvurarak kan testi yaptırması gereklidir.