Hamilelik döneminde karnınızın büyümesi, bebeğinizin hareket etmeye başlaması doğuma yaklaştığınızın bir kanıtıdır. Aslında tüm bu belirtiler doğacak bebeğin gelişimini göstermektedir.

Yaklaşık 40 hafta sürecek olan hamilelik dönemi boyunca, anne adayları bazı psikolojik ve fiziksel sorunlar yaşayabilir. Vücudun gebeliğe alışması, aydan aya görülen değişimler ve bünyenin beklediği takviyeler gebeye farklı bir dönem yaşatır. Hem hormonların hem de vücut yapısının çok hassas olduğu bu dönemi hasarsız olarak atlatmak da mümkün olabilir.

Alınabilecek küçük önemler ile rahat bir hamilelik dönemi geçirerek, bebeğinizi sağlıkla karşılayabilirsiniz. Peki, sağlıklı hamilelik için neler yapılmalı?

Mide Bulantılarına Karşı Önlem

Özellikle hamileliğin ilk dönemlerinde sık sık mide bulantıları ve kusmalar görülmektedir. Bunu önlemek adına hamileler az ama sık sık yemek yemelidir. Bu şekilde mide boş kalmayacak ve mide bulantılarının etkisi de azalmış olacaktır. Mide bulantısını azaltmak için protein içeren besinlerin tüketilmesi önemlidir. Baharatsız ve hafif yiyeceklerin tüketilmesi özellikle ilk 3 ay için anne adaylarının yararına olacaktır.

Baharatlı besinler hamilelikte mide bulantısını kuvvetlendirdiği gibi aynı zamanda mide ağrılarına da sebebiyet verebilmektedir. Hamilelik döneminde sağlıklıbeslenmek, hem bebeğin hem de annenin sağlığı için önem taşır. Bundan dolayı sık sık meyve ve süt ürünleri tüketimi yapılmalıdır.

Bol Bol Su Tüketilmeli

Hamilelik dönemi boyunca, su tüketimi miktarı çok önemlidir. Hamilelik süresince yaşanan sıvı kaybı hem anneye hem de bebek sağlığına zarar verebilir. Hamilelik dönemi boyunca yaklaşık 10-15 bardak su tüketilmesi önerilir. Bu miktar yaklaşık olarak 2,5-3 litre suya karşılık gelmektedir. Sıvı eksikliğinin yaşanmaması sizi enfeksiyonlardan korurken, aynı zamanda hamilelikte sıkça karşılanan kabızlık sorunlarını da ortadan kaldıracaktır.

Folik Asit Takviyesi

Anne sağlığı ve bebeğin zihinsel gelişimine katkıda bulunacak folik asit ihtiyacını yalnızca gıdalar ile almak yeterli olmayabilir. Folik asit vitamini gebeler için oldukça önemli bir vitamindir. Eğer planlı bir hamilelik yaşayacaksanız yaklaşık 3 ay önce folik asit takviyesine başlamanız gereklidir. Bu durum bebekte gözlenebilecek sinir sistemi sorunlarının önüne geçmektedir.

Düzenli Yürüyüş ve Yüzme

Hamilelikte 3. aydan itibaren disiplinli ve dengeli beslenme süreci başlamaktadır. Bu beslenme düzeni bazen fazla kilolara sebebiyet verebilir. Alınan bu kiloların vücuda yerleşmemesi adına hamileler sık sık egzersiz yapmalıdır. Düzenli bir egzersiz programı ile hem rahat bir gebelik geçirebilir hem de vücut ağrı ve kasılmalarını önlemek mümkün hale gelebilir.

Haftada en az 2 gün birer saat yürüyüş yapmak, düzenli olarak yüzmek, bir uzman eşliğinde pilates, yoga gibi aktiviteler ya da evinizin en rahat köşesinde sakin bir müzik ile kendinizi dinleyerek meditasyon yapmak hem size hem de bebeğinize çok iyi gelecektir.

Ağırlık kaldırmak, fazla efor harcamak, paten kaymak ve bisiklete binmek hamilelerin uzak durması gereken aktiviteler arasındadır.

Uzun Süre Ayakta Kalınmamalı

Hamilelikte kanın pıhtılaşması ihtimali yüksek olduğu için vücutta şişkinliğe ve zaman zaman sancıların yaşanmasına sebebiyet verebilir. Uzun süre ayakta kalmak baskıya bağlı varis oluşumu yapabileceği için daha az ayakta kalmak ve dinlenirken ayakları yüksekte tutmak bu gibi durumların en pratik çözümleri arasındadır. Ayrıca varis çorabı kullanmak bu konuda alınabilecek iyi bir önlem olacaktır.

Sağlıklı Bir Uyku Düzeni

Hamilelik döneminde anneyi etkileyen her durum bebeğin gelişimi için de önem taşımaktadır. Bunlardan önemli olan bir diğer durum ise uyku düzenidir. Hamilelikte uykusuzluk en çok yaşanan sorunlardan biridir. Özellikle hamileliğin son dönemlerinde omurgaya binen yük artar. Sağlıklı bir duruş ve sırt ağrılarının azalması adına sert bir zeminde yatılmalıdır.

Hamilelik boyunca uyku düzeni çok sık bozulduğu için öğle uykuları abartılmamalıdır. Ayrıca yatmadan önce ılık bir duş almak ve rahat gecelikler tercih etmek anneler için huzurlu gece uykularına yardımcı olacaktır.

Vücudunuzu Nemli Tutun

Hamileleri en çok rahatsız eden etkenlerden biri de alınan kilolar nedeni ile ciltte oluşan gerilmeler ve çatlaklardır. Bu çatlakların çoğu kalıcıdır ve anneleri rahatsız edebilir. Hamilelik dönemi boyunca cildin bakımına da önem verilmelidir. Özellikle karın, göğüs ve kalçadaki çatlakları önlemek adına cildin nemli tutulması gereklidir. Bunun için badem yağı ve doğal bitki yağlarından oluşan formüller kullanılabilir.

Nasıl Beslenilmeli?

Bebek anne karnında gelişmeye başlıyor ve doğduktan sonra da hızla gelişimi devam ediyor. Beslenme ise bu yolculukta hem fiziksel hem de zekâ gelişimi üzerinde büyük rol oynamaktadır.

Bebeğin zeka gelişimi için genetik faktörler, sosyal çevre, çocuk ile anne baba arasındaki ilişkinin yanı sıra beslenme de önemli bir yere sahiptir. Bebeğin gelişimi için hamilelik dönemi boyunca beslenmenize dikkat etmeli, sağlıklı beslenmek için özen göstermelisiniz.

Anneler ve anne adaylarının, bebeklerinin fiziksel ve zekâ gelişimleri için demir, folik asit, iyot, çinko, vitamin B, omega3 gibi vitamin ve mineralleri doğal besinlerden alarak karşılaması gereklidir. Çok fazla yemek yerine sağlıklı yiyecekler tüketerek, hamilelik döneminde bebeğin gelişimi için bazı noktalara dikkat edilmelidir.

Demir:Konsantrasyon, zekâ ve algı gelişimi için büyük önem taşımaktadır.

Demir içeren besinler: Kırmızı et, karaciğer, yumurta sarısı ve pekmez.

İyot: Zekâ geriliğinin en önemli nedenlerinden biri eksik iyot tüketimidir. Beyin gelişimi ve sinir sistemi için gereklidir.

İyot içeren besinler: Deniz ürünleri, iyotlu tuz, deniz tuzu.

B12 vitamini: Dana eti, süt ve süt ürünleri, yumurta, peynir, badem, kaju, fındık ve baklagiller.

Folik asit: Ceviz, badem, fındık, fıstık, tahıllar, brokoli, nane, ıspanak, mercimek, yumurta.

Hamilelik öncesi dönemde edinilen yeme içme alışkanlıkları bırakılarak hamilelik sürecinde sağlıklı kalma adına beslenme düzeninde değişiklikler yapılması gerekmektedir. Örneğin soslu ve baharatlı yiyecekleri çok seviyor olabilirsiniz fakat bu besinlerin diğerlerine göre daha ağır olması hem sizi hem de bebeğinizi rahatsız edebilir.

Uzmanlar bu dönemde daha hafif yiyeceklerin tüketilerek doğrudan bebeğe yarayan besinler yemeniz gerektiğini söylüyor. Bu besinlerin vitamin ve mineral bakımından zengin olması bebeğin sağlıklı beyin gelişimi konusunda ekstra önem teşkil etmektedir.

Anne Karnındaki Bebeğin Gelişimi İçin Tüketilmesi Gerekenler

Bebek gelişimi için yemeniz gerekenler listesini bu şekilde sıralayabiliriz;

Süt ve süt ürünleri

Süt en iyi kalsiyum kaynağı olduğu için anne ve bebek sağlığı açısından tüketilmesi önerilmektedir. Doğal ev yapımı yoğurtlar sindirimi kolaylaştırdığı ve içinde bulunan probiyotikler sayesinde özellikle hamileler için oldukça yararlı bir besin kaynağıdır.

Baklagiller

Hamilelik sırasında vücudun ihtiyaç duyduğu mükemmel bitki bazlı lif, protein, demir, folat ve kalsiyum kaynaklarıdır. Baklagillerin en önemli özelliği yüksek miktarda folat içeriyor olmasıdır. Folat, b vitaminlerinden biridir ve bebek sağlığı için çok önemlidir.

Et ve Deniz Ürünleri

Et ve deniz ürünleri, hamilelik dönemi boyunca düzenli tüketilmesi gerekli olan gıdalardandır. Et, yüksek miktarda protein kaynağı taşır ve demir miktarını arttırmaya yardımcı olur. Demir, kırımızı kan hücreleri tarafından hemoglobinin bir parçası olarak kullanılan temel bir mineralden oluşmaktadır. Vücuda oksijen üretmek açısından önemlidir. Deniz ürünleri ise omega 3 açısından zengin olduğu için hamilelik sürecinde en gerekli besinler arasında yer almaktadır.

Yeşil Yapraklı Sebzeler

Brokoli, lahana, ıspanak ve marul gibi yeşil yapraklı sebzeler, bebeğin gelişimi için tüketilmesi gereken besinlerdendir. Bu sebzeler antioksidanlar bakımından oldukça zengin oldukları için hamilelik dönemisürecinde yaşanabilen kabızlık sorununun da önüne geçmektedir.

Gebelikte bebeğe kilo aldıran besinlerin başında ise, ıspanak, kabak çekirdeği, ceviz, yumurta gelmektedir.

 

Bebeğin Gelişim Kontrolleri

Bebek sahibi olacak ebeveynler bebeklerinin gelişini dört gözle beklemektedir. Heyecanın yanında bebeklerinin sağlıklı bir gelişim gösterdiğine emin olmak adına hastanede gerekli testler uygulanmaktadır.

Bebekler hamilelik dönemi boyunca hızla büyüyerek gelişimlerini hafta hafta tamamlamaktadır. Doktor kontrolüne gidildiğinde bebeğin gelişimi hakkında bilgi edinmek her ebeveynin içinin rahatlamasına neden oluyordur.

Hamilelikte bebeğin boy kilo gelişimi şu şekildedir, 8. Haftaya gelindiğinde boyu 10-13 mm, kilosu ise 1 gr, 9-10. haftalarda ise 7,7 gr ağırlığa ulaşmaktadır.

Bebeğin göz gelişimi ise 13-16 hafta arasında gelişim göstermektedir. Göz kapakları ile birlikte kaşlar, kirpikler, tırnaklar ve saçlar gelişim gösterir.

Anne karnında olan bebek ile konuşmanın,bebeğin dil gelişimiaçısından etkilediğini ortaya koyan uzmanlar, çevrelerindeki dili algılayarak doğduktan sonra bu dili konuşmuyor olsalar bile, anne karnında duydukları dile dair anımsadıklarını ve dil gelişimine etki ettiğini belirtmektedir.

Hamilelik Döneminde Yemek Alışkanlıkları

Hamilelik dönemi boyunca öğünler 3 ana ve 3 ara öğün olmak üzere atlanmadan yapılmalıdır. Düzensiz uygulanan bir öğün diğer öğünleri de etkileyeceğinden bir karmaşaya sebep olacaktır. Sabah kahvaltısı geç yapılırsa tüm öğünler sarkacak bu durumda akşam geç saatte yemek yeme zorunluluğu olacaktır.

Bu da sindirim zorluğu ile birlikte aşırı kilo alımı beraberinde getirecektir. Bundan dolayı saat 18.00’dan sonra ana öğün tüketmekten kaçının.

 

Annenin yediği yemek bebeğe ne zaman ulaşır?

Annenin yeme ve içme alışkanlıklarına özen göstermesi önemli bir konudur. Yapılan araştırmalar, hamileliğin 13-15. haftalarından sonra bebeğin tat alma tomurcuklarının, tıpkı yetişkinlerdeki gibi olduğunu göstermektedir.

Kuvvetli tatlar plasenta aracılığı ile bebeğin kan damarlarının içine girerek tekrar amniyon sıvısının içine aktarılmaktadır. Bu araştırmalar gösteriyor ki doğum sonrası yapılan tat ayrımı daha anne karnındayken şekilleniyor.

Hamilelik Sırasında Karşılaşılan Problemler

Hamilelik dönemi sırasında, bebeğin gelişimi için gerekli olan vitamin ve besinleri alma çabasıyla kilo artışı yaşanmaktadır. Bununla birlikte, el-ayaklarda şişme ve ağrılar, bebeğin karında taşınması sebebi ile oluşan sırt ve bacak ağrıları, vücudunuzda oluşan ödemler hamilelik sırasında karşılaşılan en sık problemlerdendir.

Hamilelik masajı, bu ağrıların hafifletilmesinde hatta düzenli yapılan masajsayesinde vücutta bulunan ödemin daha kolay atılmasına yardımcı olacaktır. Hamilelikte yapılan masajın yararlarının başında kan dolaşımını hızlandırması ve cilde esneklik kazandırması gelir.

Çok yumuşak dokunuşlarla uygulanan bir hamile masajı, hamilelik sırasından oluşan stres, gerginlik ve yaşanan psikolojik sıkıntılarınızın da hafiflemesine yardımcı olacaktır.

Bebeğin gelişimi için de katkı sağlayan hamilelik masajı, karına yapılan dokunuşlar sayesinde daha huzurlu ve dingin bir ruh hali içerisinde olmanızı sağlayacaktır.

Hamilelikte Hangi Bitkiden Uzak Durulmalı?

Bitkiler bizler için doğal şifa kaynaklarıdır. Tıbbı yöntemlerin yanında vücudumuza sağladığı yararlar oldukça fazladır. Hamilelik dönemi süresi içerisinde ise vücut olduğundan daha hassas bir yapıda olduğu için birçok bitkiyi kabul etmez ve yararının aksine ciddi zararlar verebilir.

Bilinçsizce tüketilen bitki ve çayları hem anneye hem de bebeğin gelişimi sırasında olabilecek bazı tehlikeleri beraberinde getirmektedir.

Bu bitkileri şu şekilde sıralayabiliriz;

1) Kabızlık Giderici Bitkiler

Hamilelik sırasında en bilinen problemlerden biri olan kabızlık sorununu çözmek adına bazı anne adayları bitki çaylarına başvurmaktadır. Bu soruna çözüm olacak bitkilerin çoğunun rahim dahil düz kasların kasılmasına sebebiyet vermektedir. Bu durum ise erken doğuma neden olmaktadır. Aloe vera, sinameki ve topalak gibi bitkilerin hamilelik dönemi boyunca kullanılması önerilmemektedir.

2) Alkoloidi Fazla Olan Bitkiler

Bitkilere acı tadı veren, alkoloidi fazla olan bitkiler arasında bulunan adaçayı, kekik, rezene, mercanköşkü, lavanta gibi bitkilerden de hamilelik dönemi süresince uzak durulması gerekmektedir. Nedeni ise anne rahmindeki bebeğin fonksiyonlarını olumsuz etkilediği düşünülmektedir.

3) Siyah Çay

Yaşadığımız coğrafya konumundan dolayı kültürümüz ile bağdaşmış olan siyah çay, içinde az da olsa bulunan kafein nedeniyle anne ve bebek sağlığı açısından zararlı olduğundan günde bir bardaktan fazla içilmemesi gereklidir.